26 Mart’ta Kaffed’in web sitesinde yayınlanan haberden Kaffed DÇB delegelerinin toplantı için Kafkasya’ya gittiğini öğreniyoruz.

http://www.kaffed.org/haberler/federasyondan/item/2092-kaffed-heyeti-d%C3%A7b-toplant%C4%B1s%C4%B1-i%C3%A7in-nal%C3%A7ik-yolunda.html

Kaffed Genel Başkanı Yaşar Aslankaya başkanlığındaki heyet hangi gündemi konuşmaya gitti, neler konuşuldu, alınan kararlar neler? Toplantı bitmiş olmasına rağmen bu soruların hiçbirine Kaffed’in web sitesinden ulaşamıyoruz. Yani “Şeffaflık” hak getire…

Neyse ki Sosyal Medya var. Öğreniyoruz ki DÇB, yapılan toplantıda “Soçi Olimpiyatları sebebiyle Putin’e teşekkür etme kararı” almış. Sosyal Medyada bunun bir çarpıtma olduğu, DÇB Başkanının kişisel kararı olduğu vs. bir sürü martaval dolaşıyor. Ortadaki kepazeliği saklamak için atılan yalanlardan ibaret bu yazılanlar.

Gelen tepkilere karşılık Kaffed tarafından yakında ne dediği belli olmayan bir açıklama yapılacaktır mutlaka. Hani şu 450. Yıl kutlamalarından sonra yapılana benzer bir şey yada belkide Soçi Olimpiyatları öncesi ağaçları yakmaya kalkan seromonik, amaçsız ve hedefsiz tiyatral gösteriye benzer bir şekilsizlik örneği daha göreceğizdir.

Her şeyden önce; DÇB’nin yıllardır Rusya’nın özellikle diasporayı kontrol altında tutmak için kullanılan bir araç olduğu biliniyor.

DÇB üyesi olan Kaffed’in Genel Başkanı Vacit Kadıoğlu da geçtiğimiz aylarda bu gerçeği en üst seviyede ifade etmiş durumda. Guşıps’te yayınlanan söyleşi’de kullandığı ifade aynen şöyle: “DÇB bizim üye olduğumuz bir örgüt biliyorsunuz. Ancak Rusya’da, Rusya yasalarına göre dizayn edilmiş, sivil toplum örgütü diyesim geliyor ama maalesef öyle değil, bir örgüt. Açıkcası tam olarak Rusya’nın kontrolünde olan bir örgüt. Fakat bizim için önemli de bir örgüt.”

http://www.gusips.net/analysis/interview-mak/5141-kafkas-dernekleri-federasyonu-yasar-aslankaya.html

Bu söyleşide Yaşar Aslankaya’nın söyledikleri aslında baştan sona incelenmeyi hakediyor. Sadece bu kısımdan anlaşılan şu; Rusya tarafından kontrol edilen bir DÇB var ortada. Ancak Rusya kontrolündeki DÇB’ye Kaffed üye ve bu üyeliği önemsiyor. Kimse kusura bakmasın ama bunun Türkçesi şudur; “Kaffed Rusya’nın kontrolünde, Rusya’nın kızacağı bir girişimde bulunamaz ve biz bunu önemsiyoruz”

Dünya Çerkes Birliği 2000 yılında Nalçik’te yapılan kongresinin ardından bu hale geldi. Bu durumu değiştirip, dönüştürmek konusunda eli en güçlü olan kurum Kaffed olmasına rağmen bu konuda herhangi bir girişimde bulunmadı. Bu sebeple 450. yıl kutlamalarından, Soçi Olimpiyatları konusundaki tavrına kadar bütün Rusya savunusu çıkışlardan Kaffed en az Nalçik’deki FSB çalışanları kadar sorumludur.

DÇB, Çerkeslerin değil Rusya’nın hassasiyetlerini önceleyen bir kurumken, Kaffed’de bu kurumun Türkiye’deki temsilcisi olarak diasporada bu görevi ifa ediyor. Yani Kaffed’in görevi ve misyonu “Rusya’nın güvenlik kaygılarıyla diasporayı yönelendirmek” den ibaret.

Bir ümitti seçimler

Son Kaffed seçimleri, Kaffed için uçurumdan önce son çıkıştı bir yerde. Aday olan iki listeden kaybeden liste, söylemleri ve genç kadrosuyla göz dolduruyordu. Ankara Çerkes Derneği, İstanbul Kafkas Kültür Derneği, Eskişehir Kuzey Kafkas Kültür ve Dayanışma Derneği gibi öncü derneklerin tam desteğini alan ve birikimiyle takdiri hak eden Erdoğan Boz’u aday gösteren liste, hepimizi heyecanlandırmıştı. Seçim öncesi ekonomik ve ideolojik angajmanlarıyla Rusya çizgisi tescillenen Kaffed kliğinin ayak oyunlarıyla kaybeden liste, yinede Kaffed içerisinde bir muhalif dinamiğin olabileceğinin göstergesiydi. Ve bizim gibi insanlar için hala umuttu.

Ancak geçen süre zarfında gördük ki; böyle bir muhalif damar yok. Eğer varsa da pasif.

Seçimden sonra yaşanan Soçi Olimpiyatlarındaki tutum, DÇB karşısındaki pasiflik ve en son Putin teşekkürü dikkate alındığında Kaffed içerisinde her hangi bir tepki olmadığı ortada. Bu bizim için gerçekten büyük bir hüsran.

Mevcut Kaffed yönetimininden ümidimizi keseli çok oldu. Kaffed içerisinde özellikle Ankara Çerkes Derneği çevresinde oluşan siyasi tavrında mevcut yönetime angaje olduğunu görmek gerçekten üzücü.

Tarih, mevcut Kaffed yönetimini affetmeyecektir, burası muhakkak. Ancak Kaffed içerisinde bulunan bütün dernekler ve bütün dernek üyeleri de bu leke ile yaşayacaklardır, eğer kamuya açık gür bir ses çıkartmaz ve Kaffed’i DÇB’den çıkmaya (Bu Rusya’nın kontrolünden çıkmaktır) zorlamazlarsa…

Fisun Aydın