Çerkes dönüşçüleri, gerçekle yüz yüze gelmeyecekleri için hiç, diğer dünyada kalmış kutsal toprakların hasretiyle yanıp tutuşan, saygın yurtseverler olarak yaşayacaklardı bu yeryüzünde.

Erhan Hapae 10 December 2012
BERLİN DUVARI YIKILMASA İYİYDİ

Son 23 yıldır başımıza gelenler hep bunun yüzünden.

 

Ne rahattık eskiden. Biz Çerkes sosyalistleri kolektivizmin üstün başarıları üzerine soyut söylevler çekecek, insanlık tarihinin gördüğü en zalim diktatörlük olan SSCB üzerine övgüler düzmeye devam edecektik.

 

Devrimci şiddetin insanlığa getireceği mutluluktan en ufak şüphe duymadan, çetin ceviz bir bilgiçlikle kolektivizmi savunur bulacaktık kendimizi, bıkmadan usanmadan.

 

Çerkes dönüşçüleri, gerçekle yüz yüze gelmeyecekleri için hiç, diğer dünyada kalmış kutsal toprakların hasretiyle yanıp tutuşan, saygın yurtseverler olarak yaşayacaklardı bu yeryüzünde. Büyük ideaları olan o.

 

Bağımsızlık denen o kutsal kavramın, esas olarak Esed’in işine yaradığını-Suriye halkının hiçbir işine yaramadığını kavramamız zor olacaktı, yıkılmasaydı duvar.

 

O duvara sırtını dayayan sağdan/soldan diktatörler, Türkiye’den Çekya’ya, Arjantin’den Kongo’ya; halkın emdiği sütü burnundan getirdiler, meşruiyetlerinden hiçbir kuşku duyulmadan.

 

Duvar dursaydı, Fidel’in karizması da dururdu yerli yerinde; halkının yarısı ülkeden kaçtığı halde ve hala karasabanla tarla sürülüyor olmasına rağmen. Devrimi niye yapmıştı peki o zaman?

 

O duvar dururken orda, Vietnam’da-Kore’de cephe savaşları yaptı iki süper devlet. Geri durmadılar yani. Ama meşru idi bu savaşlar dünyanın en az yarısının gözünde. Sovyetler Afganistan’a girdiğinde ‘hükümet çağırdı’ dediler. Haa dedik, tamam o zaman.

 

O duvar var diye Amerika; Sovyet karşıtı diktatörlerin hepsini destekledi hiç sorgulamadan. O da onun utancını unutmasın.

 

Ne kadar çok kötülüğün üstünde bir örtüymüş bu duvar?

 

Örtü çekilince üzerimizden, gerçeklerle yüz yüze geldik. Kolektivizmin sonu hüsranmış meğer (en azından benim gibiler açısından). Eşitlik ise yalan.

 

Dönüş olmuyormuş öyle kolay, kutsal topraklar 1864’te gitmiş elden. Kalan parçalar sürgünlerin ilgisini çekmiyor. Başına bombalar yağan Suriye halkının bile tercih etmediği bir yer haline dönüşmüş. Neden?

 

Ortadoğu’nun diktatörleri bir bir dökülüyor iktidardan. Fidel öldüğü gün Küba halkı yerle bir edecek diktatörlüğü. Aha şuraya yazın. ‘Bunlar bunu da yapar’. Türkiye Kürtleri yönetemez oldu, ulus devletler yerle bir. Atatürk’ün ilkeleri bile bizler gibi çaresiz kaldı izah edemiyor olanları. Sokaklarda coplanıyor birde üstelik.

 

‘’İyi mi oldu peki? İki kutuplu dünyadan sonra Amerika’nın eline kaldık’’ diyenler var.

 

Onu bilemem ama bütün insanlık, ya Sovyetlerin eline kalsaydık maazallah?

 

Nice olurdu halimiz, ey o duvar?

 

CARI.

Yorumlar (2)
  1. Avni on said:

    Hayırlı olur umarım bu site bu yazilar.

  2. KUŞHA Faruk Özden on said:

    Dostlar yayın hayatında başarılar dilerim.Sitenizin ismi
    ile ilgili tartışmalara bir kaç kelime ile bende katılmak isterim.Bildiğiniz gibi Uzunyayla da kullanılan Kaberdey diyalektine göre düşünce anlamında “GUPŞISE” kullanılır.
    “GUŞIPS” düşünceden çok yürekte berraklaşan,yürekten gelen derin duygular anlamını yükleye bileceğimiz kanaatindeyim.Yani düşünceden öte yürekten gelen güzel bütün duyguları içeren kelime anlamı taşıdığı düşüncesindeyim.
    Bu ukalalığımı hoş göreceğiniz dileğiyle tekrar başarılar