Haber / Çerkesçenin Geleceği
15:09 16 December 2014

Kabardey-Balkar Beşeri Bilimler Araştırma Enstitüsü, Çerkes Filolojisi bölümü öğretim üyesi Madina Hakuaşeva’nın, Arkhız’da 26-28 Kasım’da M. Mijayev hatırasına düzenlenen konferansta sunulan tebliği Kabardey-Balkar insan hakları merkezi sitesinde (zapravakbr.ru) yayınlandı. “Sonuçta, bugün de yaklaşık 250 yıldan beri var olan ve genel politikanın bir parçası olan eski sömürgeci dil politikası ile karşı karşıyayız” diyen Hakuaşeva, kapsamlı makalesinde meseleyi, halkın talepleri göz ardı edilerek kabul edilen yeni Eğitim ve Dil kanunları, yok olma tehlikesi altındaki dillerin korunmasında devlet ve ailenin rolü, anadil sorununun arka planı gibi boyutlarıyla ele alıyor.

Ajanskafkas’ın tercüme ettiği makale şu şekilde;

Kabardey-Çerkes Dilinin Korunması Sorunu. Geçmiş ve Bugün

Bugün

Şu anda Kabardey-Balkar Cumhuriyetinde yerli dillerin (Kabardeyce ve Balkarca) durumu ile ilgili derin bir kriz yaşanıyor, tıpkı Kuzey Kafkasya ve Rusya genelinde olduğu gibi.

20-23 Mayıs 2009’da Moskova’da DN (Halkların Dostluğu) dergisinin 70. yıldönümü kutlamaları yapıldı. Düzenlenen forum çerçevesinde, Kuzey Kafkasya dillerinin UNESCO tarafından tehlike altındaki diller olarak kabul edildiği dile getirildi. Moskova’daki forumun konusu ulusal edebiyatların mevcut durumu ve geleceği idi. Fakat Rusya, BDT ve Baltık ülkelerinden gelen 25 katılımcı yok olan dillerin problemlerini ele aldı. Günümüzde Kabardeyce ve Balkarca yok olurken bu dillerdeki edebiyatın sorunları ciddi olarak tartışılabilir mi?

Kabardey-Balkar’da dillerin korunması ve gelişimi için bazı olanaklar sağlandı. Bunlar arasında özellikle tez jürilerinden bahsedebiliriz. Üniversitelerde dil ve edebiyat bölümleri de bulunmasına rağmen bir tek Kabardeyce veya Balkarca tez savunması yapılmadı. Bu gerçek imkan bugüne kadar tek bir defa olsun kullanılmadı (Örneğin Adıgey’de kullanılabildiği gibi). Bu dillerin problemleriyle ilgili tez savunmaları Rusça yapılıyor.

Kabardey-Balkar Devlet Üniversitesi Kabardey Dili ve Edebiyatı öğrencilerinin sayısında bariz azalma var. 1970-80’li yıllarda 75 öğrenci alan bölümün kontenjanı, 2012-2013’de 38’e düştü. Aynı durum Balkar Dili ve Edebiyatı için de geçerli.

Yerli dilleri konuşanların sayısına dair sözler işitiyoruz. Evet, sokaklarda Kabardeyce ve Balkarca eskisine oranla daha sık duyuluyor. Ancak bu olay yoğun kentleşmenin doğrudan bir sonucu. Günümüzde köylerdeki genç nüfus, daha önce görülmemiş bir hızla şehre akıyor. Bu da köylerde iş imkanları, lise ve yüksek öğretim kurumları bulunmamasına bağlı.

Galiba ‘anklavlar’, yani köyler var olduğu sürece anadil yaşayacak. Peki, bu hüküm çürütülemez mi? Aslında, köylerde sadece günlük konuşma dili yaygın, edebi dil değil. Bilim ve sanat insanlarının katılımıyla yapılan bir forum (Mart 2014) iç açıcı olmayan sonuçlar ortaya çıkardı: Derin bir edebi dil krizi yaşıyoruz. Örneğin, Kabardey-Balkar Cumhuriyeti Yazarlar Birliğinin en genç şairi 40 yaşındaki Latmir Pşukov. Her yıl yapılan edebiyat yarışmasında, Aralık 2012’de Kabardeyce tek bir eser ortaya konulmadı.

Devamını okumak için: http://ajanskafkas.com/haber_detay.php?haberid=30957

Comments are closed.

HABER / En Çok Okunanlar