Haber / Çerkes Aktivistler “Soykırım”ın Tanınması İçin Ukrayna’dan Yardım İstediler
11:00 5 June 2014

26 Mayıs günü Rusya İçişleri Bakanlığı’nın aşırılıkçılıkla mücadeleden sorumlu biriminin Adıgey şubesi, Ukrayna’ya Çerkes “soykırımı”nı tanıması için yazılı olarak başvuran Çerkes aktivistleri çağırdı. Savcılar ve polis memurları başvuruyla ilgili olarak Aslan Şazzo, Adnan Khuade, Evgeni Teşu ve İlyas Soobtsokov adlı aktivistlere sorular sordular. Natpress ajansını yöneten Şazzo sorgunun amacının Çerkes aktivistlere gözdağı vermek olduğunu söyledi. Soobtsokov başvurunun muhatabının neden Ukrayna olduğu sorusuna Çerkesler’in tüm ülkelerden yardım istemesi gerektiği ve Rusya’nın Çerkes “soykırımı”nı tanımasından memnuniyet duyacakları cevabını verdi. (http://adygeia.kavkaz-uzel.ru/articles/243420/).

Rusya-Ukrayna ilişkileri son on yıllardaki en düşük seviyesinde bulunuyor. Çerkes aktivistler doğal olarak bu fırsattan yararlanarak Rusya üzerinde baskı kurmak istediler. Ama Moskova’daki mevcut rejimin bundan etkilenmeyeceğinin de farkındalardı. Yine de, Gürcistan’ın 2011 yılında soykırımı tanıdığı dikkate alındığında, 19. yüzyıldaki kitlesel ölümlerin Ukrayna tarafından tanınması ihtimali Çerkesler’in “soykırım” tezini daha güçlendirecek.

Şazzo, Çerkes “soykırımı”nın tanınmasıyla ilgili şunları söyledi: “Rusya’dan soykırımı tanımasını neden talep ediyoruz? Çünkü devletimiz Çerkesler’in anayurtlarına geri dönmemesi için herşeyi yapıyor. Cumhurbaşkanı yurtdışındaki soydaşları Rusça konuşanlar ve Rus kültürüne mensup olanlar olarak tanımlayan bir yasayı imzalıyor. Dolayısıyla dış ülkelerde yaşayan Çerkesler bu kategoriye girmiyor. Yabancı yurttaşları kapsayan bir yasa kapsamında anayurtlarına dönüyorlar ve her türlü engelle karşılaşıyorlar”. Şazzo’ya göre diasporadaki bazı Çerkesler anayurtlarına yerleşmelerine izin verilmesi halinde servetlerini beraberlerinde getirmeye hazırlar, ama Rusya makamları ağır vize kısıtlamaları ve tacizler yoluyla onları sessizce yıldırıyorlar. Çok sayısa etnik Çerkes’in yaşadığı Suriye’deki insani kriz bile Rusya’nın Çerkeslere yönelik politikalarını değiştirmesine yetmedi. Hatta Moskova yabancılar için Adigey’e tahsis ettiği çalışma izni kotası yıllık 1.000’den 350’ye indirdi; Çerkes aktivistler bu kotayı Suriye’den soydaşlarını getirmek için kullanıyorlardı (http://kavpolit.com/articles/cherkesy_poprosili_ukrainu_priznat_genotsid_chtoby-5307/).

20 Mayıs günü Kuzey Kafkasya’daki Çerkes aktivistler ve başka ülkelerdeki destekçileri, Ukrayna Parlamentosu Başkanı Oleksandr Turçinov’a hitaben yazılmış bir dilekçeyle başvurarak Rusya İmparatorluğu tarafından 18. ve 19. yüzyıllarda Çerkes halkına uygulanan “soykırım”ın tanınmasını istediler. Dilekçeye göre Çerkesler’in yarısından fazlası Rusya ordusu tarafından öldürüldü veya planlı bir açlık sebebiyle hayatlarını kaybettiler. Hayatta kalan Çerkesler Osmanlı İmparatorluğu’na sürgün edildiler. Bu politikanın sonucunda Kuzey Kafkasya’da Çerkes nüfusun sadece yüzde beşi kalabildi. Çerkesler bugün ellinin üzerinde ülkede yaşıyor ve sayıları 7.5 milyon civarında. Rusya Federasyonu’ndaki nüfusları ise bir milyon. Dilekçenin sahiplerine göre Moskova bugün de Çerkes gençlerinin Kuzey Kafkasya’yı terketmesi için bölgede ekonomik darboğaz yaratıyor. Dilekçede Ukrayna halkının “benzersiz kimliğini ve ülkesinin egemenliğini koruma mücadelesine” destek dile getirilirken, Rusya’nın Ukrayna topraklarını istila girişimleri kınandı. İmzacılar “Ruslaştırma çabalarına karşı direnen Ukrayna ulusuna sabır dilediler” (http://www.natpress.info/index.php?newsid=8989).

Böyle bir dilekçeye imza koymak günümüz Rusya’sında cesaret gerektiriyor ve bu dilekçe Çerkesler’in Kuzey Kafkasya’daki kendi öykülerini çağrıştırıyor.Yetkili makamlar hazırlıksız yakalandılar. Tek yapabildikleri, filme alınan sorgulamalarla aktivistleri korkutmaya çalışmak oldu. Daha sonra 30 Mayıs’ta yine devletin girişimiyle Adıgey Yaşlılar Konseyi bir bildiri yayınladı ve “provokasyon” olarak nitelediği dilekçeyi verenleri kınadı (http://www.natpress.info/index.php?newsid=9019).

Aslan Şazzo ‘nun işaret ettiği gibi,liderlerini yanına çekmek ve işbirliğine yanaşmayan aktivistleri dışlamak suretiyle Rusya hükümeti Kuzey Kafkasya’daki Çerkes örgütlerine sızmış durumda. Ne var ki bu süreç halk nezdinde “resmi” örgütlere karşı ciddi bir güvensizlik yaratırken,kitleye dayanan yeni Çerkes halk örgütleri kuruldu.Başka ülkelerdeki – mesela Türkiye’de – Çerkes örgütlerinde de benzer kuşak çatışmaları yaşanıyor (http://kavpolit.com/articles/cherkesy_poprosili_ukrainu_priznat_genotsid_chtoby-5307/).

Abhazya’da cumhurbaşkanını görevden uzaklaştırmak için başlatılan başarılı girişim hakkında yorum yapan (http://www.civil.ge/eng/_print.php?id=27296) İsrailli Çerkesya uzmanı Avrom Şumuleviç bu olayın Kuzey Kafkasya çapında etkili olabileceğini düşünüyor.Şumuleviç’e göre, Moskova’nın Ukrayna’nın doğusundaki isyana verdiği destek şimdi etkisini Rusya’nın hakimiyeti altındaki Abhazya’da gösteriyor ve Kuzey Kafkasya da dahil olmak üzere başka bölgelere yayılabilir, (http://avrom-caucasus.livejournal.com/361841.html).

Abhazya’da olanlar özellikle Çerkesler’in yaşadığı cumhuriyetlerde etkili olabilir ; çünkü bu iki halk arasında yakın etnik bağlar var.Rusya ve Ukrayna’nın uzamış bir rekabet yaşadığı şu dönemde, – aralarında Çerkeslerin de bulunduğu – pek çok mutsuz Rusya halkı Ukrayna’dan yardım isteyecek.

Ukrayna’nın doğusundaki durum istikrara kavuşunca Kiev bu halklara yönelik resmi politikalar geliştirebilir. Yeni Ukrayna hükümetinin kilit isimlerine danışmanlık yapan eski Gürcistan Cumhurbaşkanı Mikheil Saakaşvili, siyasal bağlantılarını kullanarak Başkan Petro Poroşenko’nun ekibinin Kuzey Kafkasya’ya yönelik stratejiler geliştirmesine yardım edebilir. Nitekim Saakaşvili liderliği döneminde bölgeye dönük yumuşak güç inisiyatifleri geliştirmiş ve Gürcistan 20 Mayıs 2011’de Çerkes “soykırımı”nı tanıyan ilk ülke olmuştu.

Rusya’nın Ukrayna’nın doğusuna müdahalesinde, Çeçenler ve diğer Kuzey Kafkasya halklarından oluşan “Doğu” taburu görev aldı (EDM, 30 Mayıs). Moskova’nın Kuzey Kafkasyalıları kullanması sebebiyle Ukrayna’da öfke kabarıyor. Eğer Kiev Çerkesler’in taleplerine kulak verirse, karşısında kendisini dinlemeye istekli bir kitle bulabilir.

 

Kaynak: http://www.jamestown.org/single/?tx_ttnews[tt_news]=42455&tx_ttnews[backPid]=228

Çeviri: Dr. Ömer Aytek Kurmel

Cherkessia.net, 05 Haziran 2014

Comments are closed.

HABER / En Çok Okunanlar