Haber / Kiev’e Çerkes Soykımı Başvurusuna Moskova Savcıları El Attı
16:25 30 May 2014

Ukrayna Rada’sı Başkanı ve Devlet Başkan Vekili Aleksandr Turçinov’a hitaben yazılan başvuruyu imzalayan Adığeyli Çerkes aktivistleri RF Adığey Cumhuriyeti (AC) İçişleri Bakanlığı bünyesinde faaliyet gösteren Ekstremizm Merkezi’ne sorgu veya soruşturma amacıyla çağrılıyor.

Görüşmeleri, federal güvenlik yasalarının uygulanmasını denetleme, uluslararası ilişkiler ve ekstremizm ve terörizmle mücadeleden sorumlu AC Savcısı Başyardımcısı Sergey Şvetsov gerçekleştiriyor.

27 Mayıs’ta ilk çağrılanlar Aslan Şazzo ve Adnan Huade oldu. Ardından İlyas Soobtsokov da merkeze çağrıldı. Daha sonra 28 Mayıs tarihinde söz konusu makama çağrıldıklarını Natpress Ajansı’na Almir Abregov ve Yevgeniy Taşu da bildirdiler.

Natpress Ajansı’nın genel yayın yönetmeni Aslan Şazzo’nun bu “sorgu-soruşturma” meselesine ilişkin görüşlerini sunuyoruz:

“Öncelikle bu başvurunun altına neden imza attığımı açıklamak isterim. Açıktır ki Ukrayna’nın Rusya İmparatorluğu tarafından 18-19. yüzyıllarda gerçekleştirilen Çerkes soykırımını kabul etmesinden büyük bir fayda ummak anlamsızdır. Bu kabul ancak ahlakî bir tatmin sağlayabilir. Ukrayna’ya gelince, bana kalırsa, soykırımı kabul ederek uluslararası toplumu bir kez daha demokrasi hedefinden sapmayacağına ikna edebilir.

Benim başvuruyu imzalamamın en önemli nedeni, Rusya Federasyonu’nun Çerkes soykırımıyla ilgili başvuruları en iyi ihtimalle duymazdan gelmesi, en kötü ihtimalle de bu çağrıları dile getirenleri takibe almasıdır. Ukrayna’ya başvurulması halinde sözlerimizin RF Devlet Başkanı Vladimir Putin ve Başbakanı Dmirtriy Medvedev tarafından duyulacağını garantilemiş olacaktık.

Velhasıl düşündüğümüz gibi de oldu. Adığey Savcısı Başyardımcısı Sergey Şvetsov ve Adığey “E” merkezi memuru Bayzet Staş’ın bu soruşturmayı RF Başsavcılığının görevlendirmesiyle yaptıklarını resmi olmayan kaynaklardan öğrendik.

Şimdi kısaca yöneltilen sorulardan ve verdiğim yanıtlardan bahsetmek istiyorum.

En “profesyonel” soru Ukrayna’ya sunulan dilekçenin Rusya’nın güvenliğini tehdit ettiğini düşünüp düşünmediğime ilişkindi. Buna cevaben, Rusya’nın neredeyse tüm insanlığı kendi güvenliğini tehlikeye atacak şekilde karşısına aldığını söyledim. Bundan sonra herhangi bir başvuru ya da yayınla güvenliğe daha fazla zarar verilemeyeceğini de ekledim.

Ayrıca benim görüşüme göre bugün Ukrayna’da bir demokrasi mücadelesi verildiğini, totaliter bir devlet olan Rusya’nınsa Kırım’a müdahale gibi eylemlerle demokratik reformlara engel olduğunu belirttim. Bu anlaşmazlıkta elbette ki Ukrayna halkının yanında olduğumu da ekledim.

Diğer sorular Natpress’in kuruluş hikâyesine ve nedenlerine vs. ilişkindi. Bunlara cevaplarken, sayfanın başka amaçlarla (dil, folklor, edebiyat) kurulmuş olsa da ifade özgürlüğüne de hizmet ettiğini açıkça söyledim. Zamanında çalışmış olduğum devlet yanlısı basın organlarının bu işlevi yerine getirmediklerini söyledim.

Bir de soykırımın kabulüne ilişkin soruları yanıtladım. Kabardey-Balkar ve Adığey’in RF Duma’sına Çerkes soykırımının tanınması için başvurularda bulunduklarını, Tanınmamış Halklar Örgütü’nün (UNPO) soykırımı tanıdığını, 2005 yılında Çerkes Kongresi’nin soykırıma dair çok sayıda doküman-tanıklık toplayarak RF Duma’sına başvurduğunu ve 2011 yılında soykırımın Gürcistan tarafından tanındığını söyledim.

Bütün bu sözlerim memurlar tarafından kayda alındı. Bu işin sonunu öngörmek şimdilik zor. Her şey olabilir. Bir onur belgesi vermeleri bile ihtimal dahilindedir.

Kaynak: http://www.natpress.info/index.php?newsid=9011

Çeviri: Günay Çetao

Cherkessia.net, 29 Mayıs 2014

Comments are closed.

HABER / En Çok Okunanlar