Haber / Hrant’ın Arkadaşları adliye önündeydi: Müsamereyi bırakın, asıl sorumluları yargılayın
16:53 17 September 2013

Yargıtay’ın bozma kararının ardından bugün yeniden başlayan Hrant Dink cinayeti davası öncesinde, Hrant’ın Arkadaşları, Çağlayan Adliyesi’nin önünde bir açıklama yaptı.

Açıklamaya DTK Eş Başkanı Aysel Tuğluk, BDP milletvekilleri Sebahat Tuncel, Ertuğrul Kürkçü, bağımsız milletvekili Levent Tüzel ile CHP milletvekilleri Sezgin Tanrıkulu ve Mahmut Tanal da katıldı.

“Müsamereyi bırakın, asıl sorumluları yargılayın” yazılı pankart açan Hrant’ın Arkadaşları, “Hrant için, adalet için”, “Hepimiz Hrant’ız, hepimiz Ermeniyiz”, “Katil devlet hesap verecek”, “Bu dava böyle bitmeyecek”, “Faşizme inat kardeşimsin Hrant”, “Öldür diyenler yargılansın” sloganları attı.

Hrant’ın Arkadaşları adına basın açıklamasını Gülten Kaya okudu. Kaya, Hrank Dink davasında mahkemenin “örgüt yok” diyerek karar verdiğini, ancak Yargıtay’ın “örgüt var” diyerek kararı bozması üzerine yargılamanın tekrar başladığını kaydetti. Gerçek sorumluların hâlâ yargı önüne çıkmadığına dikkat çekilen açıklamanın tamamı şöyleydi:

“Bugün burada bir dava yeniden başlıyor. Hrant Dink’in kamu görevlilerin yardımıyla, yönlendirmesiyle öldürüldüğü, ancak gerçek sorumluların hala yargı önüne çıkmadığı dava… Bundan önceki süreci biliyorsunuz. Bir tetikçi hapse kondu, eline silah tutuşturan, onu yüreklendiren birkaç kişi yargı önüne çıktı, bir kişi azmettirici olarak hapse girdi, ama mahkeme bu yapılanmada bile bir örgüt bulamadı. Yanyana gelen iki kişinin devlete, Hükümet’e muhalefet ettiği en basit vakada örgüt bulan yargı bu vakada, bir örgüt saptayamadı. Sonuçta sanıklar örgüt kurmaktan hüküm giymediler. Karar Yargıtay’a gitti. Ve Yargıtay bu hükmü tekrar görüşülmesi için mahkemeye geri gönderdi.

Bugün görüşülecek olan dava, işte bu zincirin son halkası diyebileceğimiz yapılanmanın davasıdır. Belki mahkeme bu zincirin son halkasından bir örgüt bulabilecektir. Ancak bu karar, Hrant Dink’i katillerin önüne atan, tetikçileri azmettiren, uygun ortamı yaratan, cinayet işleneceğini bildiği halde hiç bir şey yapmayan yapıyı yine perde arkasında tutmaya devam edecektir. Bundan önceki yargı süreci boyunca, biz Hrant’ın Arkadaşları diyorduk ki, bu dava böyle bitmez. Şimdi de diyoruz ki, bu dava böyle başlamaz.

Böyle başlamaz, çünkü, şimdi, halihazırda kimi İçişleri Bakanı, kimi Vali olan, yani bir anlamda terfi ettirilen kamu görevlileri ile ilgili somut bir gelişme olmamıştır. Cinayet işlendiği sırada kimi Trabzon İl Emniyet Müdürü, kimi Trabzon İl Jandarma komutanı, kimi İstanbul İl Emniyet müdürü, kimi İstanbul Valisi olan toplam 24 kamu görevlisinden bahsediyoruz. Bu isimler hakkında tüm başvurulara rağmen hala etkin bir soruşturma yürütülmemiştir.

Bu konuda yapılan başvurular bir labirentin içinde kaybolmaktadır. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin Hrant Dink’in yaşam hakkının korunmadığı ve etkin soruşturma yürütülmediği kararı 2010 yılında hükme bağlanmıştr. Mevcut yasal düzenlemeler çerçevesinde bu konuda yapılan başvuralarla ilgili doğrudan soruşturma açılması gerekmektedir. Oysa bu konuda Dink ailesi avukatlarınca yapılan son başvuruda da doğrudan soruşturma açılması yönüne gidilmemiş, yine ön inceleme ve soruşturma izni aranması yollarına sapılmıştır. Yani devlet, sözkonusu kamu görevlilerini korumaya devam etmektedir.

Tablo çok açıktır. Bu tekrar görülmeye başlanan dava ile tetiğin arkasındaki ellerin hüküm giymesi mümkün değildir. Bir ihtimal tetikçinin yol arkadaşlarına örgüt kurmaktan hüküm verilecek, ancak o “milli” ve tarihsel yapılanma yargı önüne çıkmayacak, perde arkasında kalmaya devam edecek, kimbilir belki de yeni terfiler alacaktır.

Biz Hrant’ın Arkadaşları, diyoruz ki bu müsamere artık sona ermelidir. Gerçek sorumlular hesap vermeli, yargı önüne çıkmalıdır. Bu yapılmadığı sürece biraz sonra başlayacak olan yeni mahkeme sürecinden adalet çıkmayacaktır.”

Comments are closed.

HABER / En Çok Okunanlar